Adalet peşinde
Günümüzde yaşanan pek çok anlaşmazlık, krizin etkisindeki ekonomi dünyası gibi etkenler hukuku hayatımızın daha da içine taşıdı. Merak ettiklerimizi LeBüro Hukuk ve Mali Danışmanlık Şirketi avukatı Cansen Erdoğan’dan öğrendik…
GÜNCELLEME TARİHİ: 29 Mart 2010
"Aile hekimliği müessesesi toplumda kendine nasıl yer bulduysa, aynı şekilde hukuk danışmanlığı konsepti de yerleşmeli; herkesin bir hukuk danışmanı olmalı.
Nasıl bir eğitim hayatınız oldu?
İstek Bilge Kaan Lisesi ve Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni bitirdim. Stajımı tamamlamamın ardından Londra'ya gidip Cambridge Üniversitesi'nde Uluslararası hukuk alanında eğitim aldım. Döndüğümde aile şirketimizde avukat olarak çalışmaya başladım.
Hangi alanda çalışıyorsunuz?
Uzmanlık alanım ticaret hukuku diyebilirim. Esas olarak patent- marka ve sözleşme avukatıyım. Bunun için de sınava girerek, patent ve marka vekilliği belgesi alınıyor. Yabancı orijinli markaların burada tecavüze uğraması, haksız rekabete konu olmaları durumunda da sözleşme avukatı olarak, ben devreye giriyorum.
Hukuk sistemimizle ilgili ne düşünüyorsunuz?
Bürokratik sebeplerle davalar çok uzun sürüyor. Bu da 'geç gelen adalet, adalet değildir' sözünü bir kez daha hatırlatıyor. Avukat olarak, adliyelerin birbirine uzaklığı ve duruşmaların hiçbir zaman saatinde başlayamaması da bizi zorlayan taraflar.
Bir avukatın iş gününde neler var?
Görüşmeler, duruşmalar, duruşmaların akabinde verilen ara kararların yerine getirilmesi ve dosyaların hazırlanması, dilekçelerin oluşturulması. Bunların müvekkillerle karşılıklı oturup konuşularak şekle oturtulması. Genel olarak davaya hazırlanma süreci ve takibi ile günümüz geçiyor.
Avukatlığın keyifli yönleri neler?
Avukatlık dünyadaki en saygın mesleklerden biri. Nasıl ki bir doktor hayatınızı kurtarıyorsa, bir avukat da gerekirse malınızı ve hatta daha da önemlisi şerefinizi kurtarabilir. Dava bitimindeki başarı hazzı da tarifi olmayan bir mutluluk. Adaletin yerine gelmesinde, mağdur olan kişinin hakkını almasında payınız olduğunu bilmek gurur veriyor.
İşten arta kalan zamanlarınızı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Üç yaşında bir çocuğum var ve olabildiğince onunla zaman geçirmeye çalışıyorum. Türkiye Haber Ajansı sitesinde bir köşem var. Hayata dair yaşadıklarımı paylaştığım bir alan burası. Bunun dışında çalışmalarını uzun zamandır sürdürdüğüm bir roman projem var. Yaz sonunda bitmiş olmasına çalışıyorum.
Hukuka göre bir şeyin suç olduğunu bilmiyor olmak bizi suçsuz yapmıyor. Bu durum için bizlere ne önerirsiniz?
Yakın zamana kadar avukatlarla ancak işiniz düştüğünde bir araya gelinirdi. Artık nasıl aile hekimliği müessesesi toplumda kendine yer bulduysa aynı şekilde hukuk danışmanlığı konsepti de yerleşmeli.
Peki bu hizmeti almak pahalı mıdır?
Çalışan ve aktif yaşayan bireylerin bu hizmeti almalarının, harcayacaklarından daha çok getiri sağlayacağını düşünüyorum. İlgilenilen konuya göre ücretler değişkenlik gösterir ancak standart destek karşılanamayacak seviyede olmaz.
Davasını alacağınız kişinin masum olduğundan emin olmalı mısınız?
Belki haklılığı yüzde yüz olan müvekkilin davasını almak etik olarak daha doğru gelebilir. Diğer yandan suçlu dahi olsa herkesin, anayasal olarak savunulma hakkı vardır. Egosal olarak bizlere göre, iyi avukat ipten adam alan avukattır. Mağduriyet yaratmış kişinin de haklı olduğu tarafları ispat ederek, olabilecek en düşük ceza ile davayı sonuçlandırmak size avukatlık camiasında haklı bir isim kazandırır.
Hiç suçunu kabullenen oluyor mu?
10 yıllık avukatlığım boyunca ilk anda böyle bir şey söyleyene hiç rastlamadım. İlk görüşmemizde herkes kendisinin mağdur olduğu görüşünde oluyor. Konuştukça, farklı durumlarla karşılaşabiliyoruz. O zaman da müvekkilin gerekçelerini haklı bir zemine oturtmaya çalışıyoruz.
Naime Tercan
Kaynak:Cosmopolitan
Abone olmak için tıklayın