Dünya Kupası devam ediyor, 11 Haziran'da başlayan bu futbol şöleni, 11 Temmuz'da nihayete erecek. Benim gibi futbol sever "dişiler" için benzersiz zamanlar bunlar. Bakmayın 4 yılda bir organize edildiğine turnuvanın, her sene yapsınlar, her sene izleyelim'cilerdenim ben!
Turnuva devam ederken pek çoklarının favorileri de sürpriz yapmaya devam ediyor. Fransa'yla başlayan bu kervana İtalya ve son olarak da İngiltere katıldı. Her biri potansiyelinin çok altında oyunlarla eve dönüş biletlerini aldılar. Yavaş yavaş çeyrek finalistler de belli olmaya başladı bir yandan. Uruguay, Gana, Arjantin ve Almanya şimdilik ilk sekizde yer bulan takımlar arasına girdiler. Diğer finalistler için, bakacağız "önümüzdeki maçlara"!
Futbolun kadınları!
Sahada futbolcular koşarken, tribünde de eşleri ve sevgilileri onları izliyor işte, Güney Afrika, Papua Yeni Gine dinlemeden, biraz da "aşk"la düşüyorlar "sevdiceklerinin" ardı sıra yollara!
İngiltere Milli Takımı'nın önemli futbolcularından biri olan John Terry'nin eşi de kızıyla birlikte Afrika'da yerini almıştı. Almanya karşısında 4-1'lik ağır bir yenilgiye razı olan İngiltere'nin tribünlerinde bir de eşinin üzüntüsüne ortak olan bir kadın vardı. Futbolun hiçbir zaman "sadece futbol" olmadığını biraz da böyle zamanlarda anlıyoruz işte. Gözyaşları birlikte akıyor, hem desteklediğin takımın elenmesine hem de hayat arkadaşının üzüntüsüne akıyor yaşlar.
Kimi sadece tribünde desteklerken aşkını, kimi de bir yandan işini yapmak üzere koşuşturuyor yeşil sahaların kıyısında. İşte Sara Carbonero, İspanya Milli Takımı'nın kalecisi Casillas'ın hemen kıyısında "muhabirlik" işleriyle haşır neşir olurken.. Arkasında da sevgilisi "gol kurtarma" telaşında..
İtiraf etmek gerekirse kadınların futbol oynaması taraftarı değilim pek. Bireysel sporlar kadınlara daha çok yakışıyor, tenistir, efendime söyleyeyim yüzmedir falan.. Ama futbol, basketbol olmuyor işte. Kadınlar "eş kontenjanından" güzel duruyor futbol sahalarında, tribünlerde. Bir de futbola duydukları aşkla elbette. İlla ki aşkla!
Aslı Aker: cezasahasinindisi.blogspot.com/
Turnuva devam ederken pek çoklarının favorileri de sürpriz yapmaya devam ediyor. Fransa'yla başlayan bu kervana İtalya ve son olarak da İngiltere katıldı. Her biri potansiyelinin çok altında oyunlarla eve dönüş biletlerini aldılar. Yavaş yavaş çeyrek finalistler de belli olmaya başladı bir yandan. Uruguay, Gana, Arjantin ve Almanya şimdilik ilk sekizde yer bulan takımlar arasına girdiler. Diğer finalistler için, bakacağız "önümüzdeki maçlara"!
Futbolun kadınları!
Sahada futbolcular koşarken, tribünde de eşleri ve sevgilileri onları izliyor işte, Güney Afrika, Papua Yeni Gine dinlemeden, biraz da "aşk"la düşüyorlar "sevdiceklerinin" ardı sıra yollara!
İngiltere Milli Takımı'nın önemli futbolcularından biri olan John Terry'nin eşi de kızıyla birlikte Afrika'da yerini almıştı. Almanya karşısında 4-1'lik ağır bir yenilgiye razı olan İngiltere'nin tribünlerinde bir de eşinin üzüntüsüne ortak olan bir kadın vardı. Futbolun hiçbir zaman "sadece futbol" olmadığını biraz da böyle zamanlarda anlıyoruz işte. Gözyaşları birlikte akıyor, hem desteklediğin takımın elenmesine hem de hayat arkadaşının üzüntüsüne akıyor yaşlar.
Kimi sadece tribünde desteklerken aşkını, kimi de bir yandan işini yapmak üzere koşuşturuyor yeşil sahaların kıyısında. İşte Sara Carbonero, İspanya Milli Takımı'nın kalecisi Casillas'ın hemen kıyısında "muhabirlik" işleriyle haşır neşir olurken.. Arkasında da sevgilisi "gol kurtarma" telaşında..
İtiraf etmek gerekirse kadınların futbol oynaması taraftarı değilim pek. Bireysel sporlar kadınlara daha çok yakışıyor, tenistir, efendime söyleyeyim yüzmedir falan.. Ama futbol, basketbol olmuyor işte. Kadınlar "eş kontenjanından" güzel duruyor futbol sahalarında, tribünlerde. Bir de futbola duydukları aşkla elbette. İlla ki aşkla!
Aslı Aker: cezasahasinindisi.blogspot.com/