Anlatmak kendini ilk kez anlatır gibi
MODA HABER

Anlatmak kendini ilk kez anlatır gibi

GÜNCELLEME TARİHİ: 16 Şubat 2010

İlişkilerde ilk izlenimin önemi nedir sizce ?

Kendinizi karşı tarafa dürüstçe anlatmak doğru mudur? Ya da beyaz yalanlara başvurmak.
Aslında hiç olmadığınız bir insan gibi davranmak çözüm müdür?

Ne yaparsak yapalım kadınla erkek arasındaki ego savaşları bitmek bilmiyor. İki tarafta da bir en güçlü benim kaygısı almış yürümüş durumda. Kadınlar Sex& the City gibi bir hayatım var metropol kadınıyım, kendi ayaklarımın üzerinde dururum mesajı verme, erkekler de bunun altında kalmama derdinde.

İlk buluşmalarınızı hatırlayın; Bol mumlu şaraplı bir akşam yemeğinde karşı tarafa ne anlatırsınız ? Büyük bir şirkette iş geliştirme uzmanıyım, jazz seviyorum, su sporlarıyla ilgileniyorum, en büyük zevkim sergi, sergi dolaşmak ve şarabım eşliğinde kitap okumak!

"Aman ne süpersin adeta kültür mantarısın!"

Siz bunları anlatırken erkek hayran hayran sizi dinliyor. Bilmiyor ki karşısında duran güç abidesi kadın dün gece kız arkadaşlarıyla Aşk'ı Memnu izledi sonra da ofiste ki yeni evlenen kızın dedikodusunu yaptı bir güzel.

İlişkiye yalanla başlamak buna deniyor sanırım.

Çuvaldızı önce kendi cinsime batırdım ancak aynı durum erkekler için de geçerli…

Bir erkek uluslararası bir şirkete sağlam adımlarla ilerliyorsa giyinmeyi biliyor, bir de üzerine surf gibi atraksiyonlu bir spor yapıyorsa. O erkek mükemmel olmaya yakındır. Siz hiç ilk buluşma da "En büyük zevkim önümde altılı paket bira ve bir paket cipsle maç izlemek" diyen bir adam gördünüz mü ?

Siz onu boş zamanlarında yoksul çocuklar için hayır işlerine koşuyor , extreme sporların kitabını yazıyor sanıyorsunuz. O ise bu sırada büyük ihtimalle erkek arkadaşlarıyla playstation turnuvası yapıyor ya da barlarda kız tavlamaya çalışıyor!

İlk buluşmada biraz gerçekçi olmak da fayda var. Tabi ki ilk izlenim önemlidir ve karşınızdakinin sizden etkilenmesini istersiniz. Ama ilişki ilerledikçe o hayal ettiğiniz sportmen adamın üç öğün kebapla beslendiği gerçeği pat diye kafanıza düşüveriyor.

Sizi gerçekten sadece siz olduğunuz için sevecek birini bulmak zaman alabilir. Bu sırada yüzlerce yemek yiyebilirsiniz kendinizi anlatma telaşında…

Bilmediğiniz tek şey belki de o adam sizi sadece bir kahvaltıya götürecek gün ışığında yüzünüze bakıp "anlatma kendini ben seni tanıyorum" diyecek… Bütün egolarınızı bir kenara iteceksiniz ikiniz de…

Ama siz bunun ne zaman olacağını hiç bilemeyeceksiniz.

Belirsizlik, sabırsızlığınızı körüklüyor değil mi?

Hoşluğu da burada sanırım…