Beliz Mercan ile Fashionable Life
Pop art dokunuşların enerjiyi yükselttiği Beykoz’daki evinde bir araya geldiğimiz tasarımcıyla LOL markasından, ilham kaynaklarından ve modanın zamansızlarından bahsettik.
GÜNCELLEME TARİHİ: 12 Kasım 2024
Röportaj: Bade Çakar
Fotoğraflar: Serkan Eldeleklioğlu
Evin büyük bir renovasyondan geçti. Neler değişti, nasıl bir dekorasyon fikri ile yola çıktın?
Evin değişim süreci aslında pandemi zamanında başlamıştı; bu sene geri kalan yerleri yeniledik. Çalışmalarını çok beğendiğim mimar arkadaşımız Barbo Design’dan Bora Özdemir harika bir proje çalıştı. Zevkine çok güvendiğim için her şeyi ona bıraktım. Sonucunda da mükemmel bir iş çıktı.
Sanat eserleri evin dekorasyonunda büyük rol oynuyor; hatta pop art bir adım öne çıkıyor. Yaşam alanında tercih ettiğin parçaları neleri göz önünde bulundurarak seçtin?
Ben pop art hayranıyım sanırım okuldayken yaptığım araştırma ve projelerden kalma bir tutku bu. Ne aradığını ve ne istediğini çok iyi bilen biri olduğum için bu süreçte hiç zorlanmadım. Eşyaları da yurt dışından, müzayedelerden ve sanat galerilerinden aldım.
Stilinde de pop art detaylar yer alıyor. Tarzını nasıl tanımlarsın?
Stilim tamamen ruh halimle paralel. Detaylar benim için çok önemli adeta detaylarda boğuluyorum.
Vintage koleksiyonun çok geniş. Alışveriş rotalarını öğrenebilir miyiz? Senin için öncelikli markalar ya da parçalar var mı?
Vintage gerçek anlamda bir tutku benim için. Çok geniş aksesuar ve çanta koleksiyonum var. Berlin’den yakın arkadaşım harika ürünler getiriyor, Londra’dan alıyorum ve elbette araştırmalarım sonucunda internette güzel tasarımlar buluyorum. Çanta konusunda genelde Authentic Seconds çok güzel parçalar temin ediyor.
Gerçekten de şahane bir çanta koleksiyona sahipsin. Çantanın silüetlerde yeri nedir senin için?
Çok önemli bir yere sahip çünkü stildeki son dokunuşu yapan parça.
Alışveriş alışkanlıklarına gelecek olursak; gardırobuna ekleyeceğin bir parçada nelere dikkat ediyorsun?
Bir şeyi beğenmem yeterli; onun dışında trend mi klasik mi, iyi bir yatırım mı diye asla düşünmem.
Lol markasının kurucu ortaklarındansın ve şu an hem lokalde hem de globalde önemli bir yere geldiniz. Başından bugüne kadar nasıl bir süreçti?
Biz bir hayalle başladık, o hayale çok inandık ve çalıştık. Gerçekten inanılmaz bir emek var bu markada. Bir bebek gibi büyüttük, yavaş ve emin adımlarla. Önümüzde daha çok hedef var ve henüz yolun başındayız.
Yeni koleksiyon hazırlığında nasıl bir yol izliyorsunuz, tasarımlar nasıl ortaya çıkıyor?
LOL artık oturmuş bir çizgiye sahip. Kendi kimliği ve tarzı var... Biz de o çizgiyi bozmadan günümüz trendlerine göre koleksiyon hazırlıyoruz.
Denim ile başladığınız yolda birçok eklemeler oldu, LOL’ü daha neler bekliyor, nasıl gelişeceksiniz?
LOL artık tam anlamıyla bir hazır giyim markası. LOL altında hazırda birkaç projemiz daha var ama sürpriz olsun.
Denim stilinde nasıl bir yere sahip?
Gardırobumun demirbaşıdır. Denimin zamansız olduğunu düşünüyorum çünkü size sonsuz bir tarz çeşitliliği sunuyor. Onunla istediğiniz gibi oynayabilirsiniz ki bu da benim giyinirken yapmayı en sevdiğim şey.
Lol’de bu zamansız parçayı nasıl modernize ediyorsunuz, neler ilham kaynağınız oluyor?
İlham çok garip bir kavram; ne zaman ve nereden geleceği hiç belli olmuyor. Bazen bir iş sırasında inanılmaz fikirler doğuyor ve o anda harika bir ürün tasarlamış oluyoruz. Bizim artık ilham kaynağımız yarattığımız LOL kadınından geliyor.
2023-24 Sonbahar/Kış trendlerinde seni hangileri heyecanlandırıyor?
Denimler, uzun oversize trençkotlar ve geometrik formlu ceketler... Bu parçaları zaten çok severim; bu sezon da sıkça göreceğiz belli ki.
2024’e girmemize bir ay kaldı. Nasıl hissediyorsun, yeni yıl kararların neler?
Açıkçası pandemiden sonra zaman nasıl geçiyor anlayamıyorum, biraz fazla hızlı sanki... 2023 yılından hiçbir şey anlamadım ama 2024 hepimiz için çok güzel bir yıl olsun çünkü çok özledik artık.