GÜZELLİK
Diş estetiği dünyasından son haberler
Dişle ilgili yapılan estetik işlemler gitgide artıyor. Artık diş hekimine sadece çürüklerimiz için değil daha iyi bir gülüşe sahip olmak için gidiyoruz. İşte son uygulamalar ve detayları…
GÜNCELLEME TARİHİ: 22 Nisan 2010
Diş estetiği sorunları; dişlerin çarpık olması, dişler arasındaki boşluklar, çürükler, şekil ve renk bozuklukları olarak özetleniyor. Ayrıca dişlerin ve diş etlerinin olması gerekenden çok görünmesi veya dişlerin hiç görünmemesi de sorun olabiliyor. Hatta uyumsuz yapılmış restorasyonlar bile diş estetiği problemlerine yol açıyor. Primadent Diş ve Ağız Sağlığı Kliniği'nden Dr. Yavuz İpçi'ye estetik uygulamaları sorduk.
►Hangi diş estetiği işlemine ihtiyacımız olduğunu nasıl bilebiliriz?
Buna hastanın ağız, diş yapısını ve yüz şeklini gördükten sonra diş hekimi karar verir. Burada hastanın istekleri göz önüne alınarak bir tedavi planlaması yapılır. Örneğin biz hastanın dişlerinin arasındaki boşlukları ve bazı şekil bozukluklarını estetik kompozit dolgularla dolduruyoruz. Bu yöntemde hastanın dişlerinde hiçbir kesme işlemi yapılmadığı için dişleri uyuşturmamıza da gerek kalmıyor. İşlemin en önemli avantajı dişlere zarar verilmeden bir saat gibi kısa bir sürede, tek seansta yapılabilmesi. Eğer hastanın dişlerinde çok çarpıklık, çürük veya aşınma varsa lamina porselenleri tercih ediyoruz. Porselenden imal edilen bu kaplamalar ince, yarı geçirgen bir tabakadır. Bunları, mevcut bir diş üzerine mükemmel bir uyum ve hassasiyetle yerleştiri. Bu yöntemde de dişlerin sadece ön yüzeylerinden çok az aşındırma yapıyor, ince metalsiz bir porselen tabakayı dişin üzerine yapıştırıyoruz. Özellikle renklenmelerde, diş beyazlatma yöntemlerinin işe yaramadığı durumlarda etkili oluyor.
►Estetik için dişler kesilmeli mi?
Sadece estetik için dişlerin kesilmesi son derece yanlış. Dişin zırhı olan koruyucu mine tabakasına zarar vermemek gerekiyor. Biz estetik kompozitleri çoğunlukla dişlerde hiçbir kesme işlemi yapmadan uyguluyoruz. Bu yöntemde dolgularla dişlerin arasındaki diastema denilen boşlukları doldurup şekil ve renk bozukluklarını düzeltebiliyoruz. Böylece hastamız dişlerini beğenmezse eski haline getirmemiz de mümkün olabiliyor. Bu yöntemin bir avantajı da tek seansta ve bir-iki saat gibi kısa bir sürede yapılabilmesi. Yani hasta hemen sonuç alabiliyor.
►Diş estetiğiyle ilgili son gelişmeler neler?
Artık metalsiz ve daha ince porselenler kullanabiliyoruz. Kompozit dolguları (beyaz dolgu) veya porselenleri dişlere çok kuvvetli bir şekilde yapıştırabiliyoruz. Metalsiz porselenler zamanla diş etinde görülen griliklerin oluşmasını da engelliyor. Ayrıca ışık geçirmelerinden dolayı bu porselenler eskiye göre çok daha doğal görünüyorlar.
Dr. Yavuz İpçi diş beyazlatma yöntemlerini şöyle özetliyor:
"Diş beyazlatma çok sık ve güvenle uyguladığımız bir yöntem. İki şekilde beyazlatma yapıyoruz; ilki hastanın bizim hazırladığımız kalıbın içine özel beyazlatma jelini koyup dişlerine uygulayarak evde yapılan yöntem. Diğeri klinikte dişlere iki-dört seansta yoğun bir konsantrasyon uygulanarak yapılan beyazlatma. Ben çoğunlukla hastaların evde uyguladığı yöntemi tercih ediyorum. Dişler eski rengine hiçbir zaman geri dönmüyor. Fakat zamanla kişinin sigara, çay, kahve gibi boyar maddeleri kullanmasıyla tekrar renklenme olabiliyor. Bu durumda; beyazlatma jelini iki yılda bir, iki gün süreyle tekrar kullandırtıyoruz."
►Hangi diş estetiği işlemine ihtiyacımız olduğunu nasıl bilebiliriz?
Buna hastanın ağız, diş yapısını ve yüz şeklini gördükten sonra diş hekimi karar verir. Burada hastanın istekleri göz önüne alınarak bir tedavi planlaması yapılır. Örneğin biz hastanın dişlerinin arasındaki boşlukları ve bazı şekil bozukluklarını estetik kompozit dolgularla dolduruyoruz. Bu yöntemde hastanın dişlerinde hiçbir kesme işlemi yapılmadığı için dişleri uyuşturmamıza da gerek kalmıyor. İşlemin en önemli avantajı dişlere zarar verilmeden bir saat gibi kısa bir sürede, tek seansta yapılabilmesi. Eğer hastanın dişlerinde çok çarpıklık, çürük veya aşınma varsa lamina porselenleri tercih ediyoruz. Porselenden imal edilen bu kaplamalar ince, yarı geçirgen bir tabakadır. Bunları, mevcut bir diş üzerine mükemmel bir uyum ve hassasiyetle yerleştiri. Bu yöntemde de dişlerin sadece ön yüzeylerinden çok az aşındırma yapıyor, ince metalsiz bir porselen tabakayı dişin üzerine yapıştırıyoruz. Özellikle renklenmelerde, diş beyazlatma yöntemlerinin işe yaramadığı durumlarda etkili oluyor.
►Estetik için dişler kesilmeli mi?
Sadece estetik için dişlerin kesilmesi son derece yanlış. Dişin zırhı olan koruyucu mine tabakasına zarar vermemek gerekiyor. Biz estetik kompozitleri çoğunlukla dişlerde hiçbir kesme işlemi yapmadan uyguluyoruz. Bu yöntemde dolgularla dişlerin arasındaki diastema denilen boşlukları doldurup şekil ve renk bozukluklarını düzeltebiliyoruz. Böylece hastamız dişlerini beğenmezse eski haline getirmemiz de mümkün olabiliyor. Bu yöntemin bir avantajı da tek seansta ve bir-iki saat gibi kısa bir sürede yapılabilmesi. Yani hasta hemen sonuç alabiliyor.
►Diş estetiğiyle ilgili son gelişmeler neler?
Artık metalsiz ve daha ince porselenler kullanabiliyoruz. Kompozit dolguları (beyaz dolgu) veya porselenleri dişlere çok kuvvetli bir şekilde yapıştırabiliyoruz. Metalsiz porselenler zamanla diş etinde görülen griliklerin oluşmasını da engelliyor. Ayrıca ışık geçirmelerinden dolayı bu porselenler eskiye göre çok daha doğal görünüyorlar.
Dr. Yavuz İpçi diş beyazlatma yöntemlerini şöyle özetliyor:
"Diş beyazlatma çok sık ve güvenle uyguladığımız bir yöntem. İki şekilde beyazlatma yapıyoruz; ilki hastanın bizim hazırladığımız kalıbın içine özel beyazlatma jelini koyup dişlerine uygulayarak evde yapılan yöntem. Diğeri klinikte dişlere iki-dört seansta yoğun bir konsantrasyon uygulanarak yapılan beyazlatma. Ben çoğunlukla hastaların evde uyguladığı yöntemi tercih ediyorum. Dişler eski rengine hiçbir zaman geri dönmüyor. Fakat zamanla kişinin sigara, çay, kahve gibi boyar maddeleri kullanmasıyla tekrar renklenme olabiliyor. Bu durumda; beyazlatma jelini iki yılda bir, iki gün süreyle tekrar kullandırtıyoruz."
