LIFESTYLE
Hak ettiğiniz maaşı almak için…
Gerektiğinden fazla çalışmanın, herşeyi dört dörtlük yapmanın, başkalarının işine yardım etmenin size zam getireceğini mi sanıyorsunuz? Yanılıyorsunuz. Kariyer uzmanlarına göre durum tam tersi. Hak ettiğiniz parayı kazanmak istiyorsanız, aşağıdaki hareket
GÜNCELLEME TARİHİ: 12 Aralık 2009
Daima onay istemek
Hiç fark ettiniz mi, erkekler sorunları pratik bir şekilde, istedikleri gibi çözerken ,kadınlar hep kurallara uygun olarak çözmeye çalışırlar. "Erkekler insiyatif almakta hiç güçlük çekmezken, kadınlar sürekli onay isterler" diyor "İyi kızlar iyi odayı kapamaz" adlı kitabında yazar Lois Frankel. Erkekler, eğer bir şey istendiği gibi gitmediyse, sonra özür dilemeyi tercih ederler. Önceden konuşmak erkeklerin doğasında yoktur. Kadınlar ise tam tersine herşeyden emin olmak isterler. Şirket sahipleri, yönetici koltuğunda sürekli bir karar vermek için izin isteyen, inisiyatif sahibi olmayan insanlar istemezler. Genelde hızlı ve doğru karar verebilen ve her dakika onay istemeyen insanları tercih ederler. Yani kızlar, daha az konuşma, daha çok hareket!
Konuşmaktan çekinmek
Bütün kadınlar için geçerli bir özellik değil, ama yine de kadınların çoğu toplantılarda ve özellikle kadın erkek katılımcıların olduğu toplantılarda konuşmaktan çekinirler. Bu kötü bir alışkanlık, çünkü fikrinizi söyleyebildiğiniz nadir fırsatlardan biri toplantılardır. Devamlı konuşmanıza gerek yok ama mutlaka konuşun. Fark edilmenin ilk şartı sıradanlıktan çıkmaktır. Bir soru sorun, anlatılan bir proje hakkında onayınızı ya da fikrinizi bildirin, yeter ki iş arkadaşlarınız ve patronunuz sizi aktif ve ilgili görsünler. Başka türlü terfi etmeniz mümkün değil.
Özür dilemek
Ellerinde olmayan bir hatadan dolayı veya başkasının hatası için özür dilemeyen çok az kadın vardır. "Printer bozuk olduğu için özür dilerim", "Çayınız yeterince demli getirilmediği için özür dilerim", "Toplantıya sizi hazırlayamadığım için özür dilerim" gibi cümleler ağzınızdan çok sık mı çıkıyor? Halbuki çay ocağının çayı kötü demlemesi veya patronunuzun geç saatlere kadar eğlenip toplantıya hazırlanmaması hiçbir şekilde sizin suçunuz değil. Sürekli özür dileme alışkanlığınız kariyeriniz için son derece olumsuz sonuçlara yol açabilir. "Özür dilerim" cümlesinin anlamı suçu kabul etmektir. Nezaket değil, daha çok profesyonellik eksikliğini gösterir. Siz siz olun, her dakika, her şey için özür dilemeyin.
Olayları kişisel algılamak
Şöyle düşünün: Patronunuza bir rapor verdiniz. Patron okudu, ama konseptin müşterilere pek uygun gelmeyeceğini söyledi. "Müşterilerimiz bunu kabul edebilmek için fazlasıyla tutucu" diye cevap verdiğini varsayalım. Nasıl algılarsınız? Raporunuzun komik ve gerçek dışı olduğunu mu düşünürsünüz? Kariyer uzmanlarının araştırmalarına göre, kadınlarla çalışan erkek patronların en büyük şikayeti, kadınların herşeyi kişisel algılamaları. Erkekler hayal kırıklığına uğrasalar da, bunu belli etmezler ve o kadar etkilenmezler. Kadınlar ise tam tersi, olayı büyütüp, kafalarına çok fazla takarlar. Erkekler söylenen kelimeleri analiz etmek için de zaman harcamazlar. Acaba bunu mu demek istedi de demezler, bu bakımdan onlarla çalışmak çok daha kolaydır. Her zaman olaylara pozitif bakmaya çalışın. Ve yapılan eleştirileri vizyonunuzu geliştiren birer fırsat olarak değerlendirin
Fazla açıklama yapmak
Diyelim ki patronunuza teslim etmeniz gereken bazı raporlar var ve onları bitiremediniz. O, raporları sormadan gidip ona türlü bahanelerle gecikmenizi açıklamaya çalışmanız yanlış bir hareket. Fazla açıklama yapmak, fazla özür dilemek gibi güvensizliğinizin bir göstergesidir. Hatalarınızı sürekli çeşitli bahanelerle desteklemeye çalışırsanız, herkes sizi korkak, sorumluluk almaktan çekinen biri olarak tanıyacaktır. Konuşmaya başlamadan önce bir plan yapın. Neyi ne zaman söyleyeceğinizi bilin ki, konuşmanız karışık ve güvensiz olmasın.
Kaynak: Cosmopolitan
Abone olmak için: Tıklayın
Hiç fark ettiniz mi, erkekler sorunları pratik bir şekilde, istedikleri gibi çözerken ,kadınlar hep kurallara uygun olarak çözmeye çalışırlar. "Erkekler insiyatif almakta hiç güçlük çekmezken, kadınlar sürekli onay isterler" diyor "İyi kızlar iyi odayı kapamaz" adlı kitabında yazar Lois Frankel. Erkekler, eğer bir şey istendiği gibi gitmediyse, sonra özür dilemeyi tercih ederler. Önceden konuşmak erkeklerin doğasında yoktur. Kadınlar ise tam tersine herşeyden emin olmak isterler. Şirket sahipleri, yönetici koltuğunda sürekli bir karar vermek için izin isteyen, inisiyatif sahibi olmayan insanlar istemezler. Genelde hızlı ve doğru karar verebilen ve her dakika onay istemeyen insanları tercih ederler. Yani kızlar, daha az konuşma, daha çok hareket!
Konuşmaktan çekinmek
Bütün kadınlar için geçerli bir özellik değil, ama yine de kadınların çoğu toplantılarda ve özellikle kadın erkek katılımcıların olduğu toplantılarda konuşmaktan çekinirler. Bu kötü bir alışkanlık, çünkü fikrinizi söyleyebildiğiniz nadir fırsatlardan biri toplantılardır. Devamlı konuşmanıza gerek yok ama mutlaka konuşun. Fark edilmenin ilk şartı sıradanlıktan çıkmaktır. Bir soru sorun, anlatılan bir proje hakkında onayınızı ya da fikrinizi bildirin, yeter ki iş arkadaşlarınız ve patronunuz sizi aktif ve ilgili görsünler. Başka türlü terfi etmeniz mümkün değil.
Özür dilemek
Ellerinde olmayan bir hatadan dolayı veya başkasının hatası için özür dilemeyen çok az kadın vardır. "Printer bozuk olduğu için özür dilerim", "Çayınız yeterince demli getirilmediği için özür dilerim", "Toplantıya sizi hazırlayamadığım için özür dilerim" gibi cümleler ağzınızdan çok sık mı çıkıyor? Halbuki çay ocağının çayı kötü demlemesi veya patronunuzun geç saatlere kadar eğlenip toplantıya hazırlanmaması hiçbir şekilde sizin suçunuz değil. Sürekli özür dileme alışkanlığınız kariyeriniz için son derece olumsuz sonuçlara yol açabilir. "Özür dilerim" cümlesinin anlamı suçu kabul etmektir. Nezaket değil, daha çok profesyonellik eksikliğini gösterir. Siz siz olun, her dakika, her şey için özür dilemeyin.
Olayları kişisel algılamak
Şöyle düşünün: Patronunuza bir rapor verdiniz. Patron okudu, ama konseptin müşterilere pek uygun gelmeyeceğini söyledi. "Müşterilerimiz bunu kabul edebilmek için fazlasıyla tutucu" diye cevap verdiğini varsayalım. Nasıl algılarsınız? Raporunuzun komik ve gerçek dışı olduğunu mu düşünürsünüz? Kariyer uzmanlarının araştırmalarına göre, kadınlarla çalışan erkek patronların en büyük şikayeti, kadınların herşeyi kişisel algılamaları. Erkekler hayal kırıklığına uğrasalar da, bunu belli etmezler ve o kadar etkilenmezler. Kadınlar ise tam tersi, olayı büyütüp, kafalarına çok fazla takarlar. Erkekler söylenen kelimeleri analiz etmek için de zaman harcamazlar. Acaba bunu mu demek istedi de demezler, bu bakımdan onlarla çalışmak çok daha kolaydır. Her zaman olaylara pozitif bakmaya çalışın. Ve yapılan eleştirileri vizyonunuzu geliştiren birer fırsat olarak değerlendirin
Fazla açıklama yapmak
Diyelim ki patronunuza teslim etmeniz gereken bazı raporlar var ve onları bitiremediniz. O, raporları sormadan gidip ona türlü bahanelerle gecikmenizi açıklamaya çalışmanız yanlış bir hareket. Fazla açıklama yapmak, fazla özür dilemek gibi güvensizliğinizin bir göstergesidir. Hatalarınızı sürekli çeşitli bahanelerle desteklemeye çalışırsanız, herkes sizi korkak, sorumluluk almaktan çekinen biri olarak tanıyacaktır. Konuşmaya başlamadan önce bir plan yapın. Neyi ne zaman söyleyeceğinizi bilin ki, konuşmanız karışık ve güvensiz olmasın.
Kaynak: Cosmopolitan
Abone olmak için: Tıklayın