M'nin diyet maceraları
LIFESTYLE

M'nin diyet maceraları

Gün 83: Cingıl Belz

GÜNCELLEME TARİHİ: 4 Ocak 2011

Geçtiğimiz aydan beri süren geleneksel "Eyvah Yılbaşı geliyor" telaşı sonunda bitti. Anneye, babaya, sevgiliye, eşe, dosta hediyeler alındı, yılbaşı ağaçları süslendi, "yeni yılda evde mi otursam yoksa çılgınca partilesem mi" telaşı yerini huzurlu bir sessizliğe bıraktı. Huzurlu diyorum çünkü yılbaşı zamanını ne kadar seviyorsam koparılan tantanayı da o kadar sevmiyorum bu yıl da son ana kadar "ben evde pijamalarımı giyip oturacağım şekerim" diye gezdim ama son anda yılbaşı ruhu benden ağır basan sevgilim bari Caddebostan'a gidelim dedi. Oflaya puflaya evden çıkarken gecenin sonunda üzerimde yılbaşı ağacı kadar süs barındıracağımı inanın ben de bilmiyordum :)

Taksim'deki taciz olayları yüzünden yılbaşını meydanlarda karşılama fikri bana pek sıcak gelmiyordu. Ama itiraf etmeliyim Caddebostan'ın herhangi bir Avrupa kentinden farkı yoktu. Hatta bazı insanlar banklarda şampanyalarını yudumlarken diğer yanda bazı oynak vatandaşlarımız davul zurna eşliğinde kendinden geçene kadar oynadı :)

Peki ya yeni yıla nasıl girersen öyle geçer efsanesi?

Eğer doğruysa yeni bu yeni yılım oldukça ilginç geçecek zira konuşkan bir sokak satıcısı sayesinde yeni yılı maytap almaya çalışarak geçirdik. İnsanlar 10'dan geriye doğru sayarken sevgilim satıcıya para vermeye, satıcı maytaplarının İstanbul'un en şahane maytapları olduğunu anlatmaya, ben de o hengamede "hadi bak yeni yıl olucak öpücem ben seni" diye sevgiliyi kendime çekmeye çalışıyordum. Sonunda tam 12 'de öpüşmeyi başardık ama satıcı da o sırada Abi 2 tane daha al 5 lira ver diye araya girdi. :)




Yediklerimi ise hiç anlatmayayım bence çünkü bu özel günde diyet falan dinlemedim ve gördüğünüz gibi bir tek sizi yemedim :)

Sizin Yılbaşı akşamınız nasıl geçti?

Sevgiler

M*

m@caferuj.com.tr