Max Mara'dan kübik enstantaneler
MODA

Max Mara'dan kübik enstantaneler

Max Mara, ikonik The Cube koleksiyonunun 10. yılını, üç usta fotoğrafçının dahil olduğu bir projeyle kutluyor.

GÜNCELLEME TARİHİ: 13 Ekim 2018

Katlanarak küp formunda küçük bir çantaya giren kaz tüyü palto koleksiyonu The Cube onuncu yılını kutluyor. Doğal renk paleti ve özel kumaşlar ile üretilen bu ikonik mont, pratikliği, fonksiyonelliği ve estetik duruşu ile 2008'den bu yana stil sahibi gardıropların vazgeçilmezleri arasında.

Küp çantasına girdiğinde kapladığı minimum alanla değişken havaların ve seyahatlerin kurtarıcısı rolünü üstlenen tasarımın çift taraflı kullanılabilmesi ve aksesuarlarla zenginleştirilebilmesi de kombinlemeyi kolaylaştırıyor.

Berlin'deki Staatliche Museen koleksiyonuna ve New York'taki FIT'in Moda ve Teknoloji sergisine dahil edilmesiyle kült statüsü tescillenen Max Mara The Cube koleksiyonu şimdi 10. yılını üç ünlü fotoğrafçıyı, Hellen van Meene, Max Farago ve Rinko Kawauchi'yi buluşturan etkileyici bir projeyle kutluyor.

HELLEN VAN MEENE
"Kare fotoğraf formatı biraz alan kaybettirse de, yaratıcılığı artırarak sonucu çok daha ilginç hale getiriyor" diyor kare portreler iyle ünlü Hollandalı fotoğrafçı. 1994 yılında satın aldığı Rolleiflex fotoğraf makinesinin kariyerinde bir dönüm noktası olduğunu söyleyen Van Meene, proje için The Cube'un kendisi gibi zamansız bir çekim yapmak istemiş; Rembrand'ınkini andıran bir ışık tekniğiyle çekilmiş bir portre, pek çok paltonun bir araya gelmesiyle oluşmuş etek formu ve içindekini sır gibi saklayan yakası kürklü bir palto.

MAX FARAGO
İlk çıktığı günden bu yana The Cube için çekimler yapan Farago, paltoları moda objesinden ziyade tasarım objesi olarak ele alıyor. Bu projede özgürce çalışabilmesi için paltolar fotoğrafçının Los Angeles'taki stüdyosuna gönderilmiş. Çekimde paltoları eşine giydiren Farago, üst üste dizdiği The Cube çantalarla eğlenceli bir atmosfer yakalamış.

RİNKO KAWAUCHİ
Hayatın geçişlerindeki güzellik ve trajedi, Japon fotoğraf sanatçısının işlerindeki 'geçicilik' kavramının temelinde yer alıyor. Kawauchi, proje için yakın bir arkadaşını Japonya'da, alacakaranlığın kırılgan ışığında fotoğraflamış.