ÜNLÜ STİLİ
Pop divalarının sesleri sadeleşiyor
Pop müzikteki değişim...
GÜNCELLEME TARİHİ: 5 Ocak 2011
Geçenlerde meydana gelen iki olay, pop müzikteki değişimi tanımlama açısından daha aydınlatıcı olamazdı. Kasım ayında ABD'de vizyona giren Christina Aguilera'nın oynadığı müzikal "Burlesque" filmi, hem eleştirmenler tarafından hem de gişe hâsılatına bakılacak olursa seyirciler tarafından yerden yere vuruldu. Öte yandan, 2 Aralık'ta düzenlenen Grammy Ödülleri'nde yılın en iyi albümüne Lady Gaga ve Katy Perry aday gösterilmişti. Aguilera tamamen unutulmuştu. Aguilera, melisma olarak bilinen baskın vokal tarzının en önde gelen uygulayıcılarından. Bu teknikte, vokalist her hece için farklı bir nota kullanıyor. Bu yıl müzik listelerinde yer alan kadın pop yıldızları, melismanın gerilediğinin açık bir göstergesi. Öte yandan, en azından son on yılın en iyi yılını geçiren pop müzikte daha abartısız vokal tarzının geri gelmesinden yararlanmış gibi görünüyor. Melismanın kökenleri Amerikalı siyahîlerin kilise müziği, blues ve hatta klasik Hıristiyan dini müziğine kadar gidiyor. Ancak 20 yıl kadar önce pop müziğini ele geçirmeye başladı.
Mariah Carey'e meşhur olmasını sağlayan 1990 tarihli "Vision of Love" ve iki yıl sonra Whitney Houston'ın "I Will Always Love You", yeni bir standart yarattı. Bir anda tiz sesler delicesine daha yüksek, uzun ve karmaşık bir şekilde söylenmeye başladı. Kadınların ön planda olduğu melisma vokal tekniği Aguilera, Jennifer Hudson ve Beyoncé'nin de dâhil olduğu bir kuşak şarkıcıyı yetiştirdi. Melismanın bu parlak döneminin izlerine, Carey'in yeni albümü "Merry Christmas II You"da rastlanıyor. Carey'in 2000 kaydettiği "O Holy Night" yorumu, sesini melismanın doruklarına taşıdığı günlerden kalma. İster dinleyiciler arasındaki bıkkınlık, ister bu türü yıldızlaştıran sanatçıların yaşlandıkları için bir zamanlar çıkardıkları tiz notaları çıkaramamalarından olsun, melismanın hakimiyeti sonra ermiş gibi görünüyor. Carey (Memoirs of an Imperfect Angel), Houston (I Look to You) ve Aguilera'nın (Bionic) son çıkardıkları albümler geçmişteki milyon satış rakamlarından çok geride kaldı. Beyoncé ve Pink melismayı artık geçmişte bıraktı. Pink'in yeni "Greatest Hits… So Far!!!" isimli albümünde rock şarkılar ağırlıkta. Beyoncé'un yakın zamanda çıkardığı "Halo" şarkısında melisma belli belirsiz. Değişimi en belirgin hale getiren gelişme de Beyoncé'un en son hit şarkısı "Telephone", Lady Gaga ile bir işbirliğinin ürünü. Melisma kullanmayan bayan yorumcular, vokal açısından çok farklı. Geçmişin melisma kraliçelerine göre yeniler çok daha basit vokal teknikleri var. Taylor Swift gibi bazıları ise melisma tekniğini kullanacak kadar yetenekli olmayabilir. Melodilerle çatışarak şarkı söylemektense, yeni şarkıcılar onları takip ediyor. Bu yılın en çekici şarkılarından olan Rihanna'nın Eminem'in yazdığı "Love the Way You Lie" yorumunda, pişmanlık ve kader çok sade ve vibratosuz bir şekilde icra ediliyor. Yeni mini albümü "Cannibal"den çıkardığı son parça "We R Who We R"da Kesha'nın zayıf hatta bilgisayarla manipüle edilmiş gibi bir sesi var. 1980'lerin new wave pop tarzını anımsatıyor. Bu yeni şarkıları diğerlerinden ayıran özellikler, vokalin kişiselliği, düzenleme, çekicilik ve beste ki bunlar klasik popun değişmez bileşenleri. Melismanın kültürel katkısı da sona ermiş olabilir. Carey, Houston ve Aguilera 80'lerin sonundan 90'ların sonuna kadar olan dönemin en fazla akılda kalan sanatçıları. Bu dönemin en akılda kalıcı özelliği inanılmaz lüks ve gösteriş. Bugünün pop divaları ise kriz sonrası ekonomi için uygun nitelikte. Bazen popun bile bir şekilde sadeleşmeye ihtiyacı oluyor.
New York Times
Mariah Carey'e meşhur olmasını sağlayan 1990 tarihli "Vision of Love" ve iki yıl sonra Whitney Houston'ın "I Will Always Love You", yeni bir standart yarattı. Bir anda tiz sesler delicesine daha yüksek, uzun ve karmaşık bir şekilde söylenmeye başladı. Kadınların ön planda olduğu melisma vokal tekniği Aguilera, Jennifer Hudson ve Beyoncé'nin de dâhil olduğu bir kuşak şarkıcıyı yetiştirdi. Melismanın bu parlak döneminin izlerine, Carey'in yeni albümü "Merry Christmas II You"da rastlanıyor. Carey'in 2000 kaydettiği "O Holy Night" yorumu, sesini melismanın doruklarına taşıdığı günlerden kalma. İster dinleyiciler arasındaki bıkkınlık, ister bu türü yıldızlaştıran sanatçıların yaşlandıkları için bir zamanlar çıkardıkları tiz notaları çıkaramamalarından olsun, melismanın hakimiyeti sonra ermiş gibi görünüyor. Carey (Memoirs of an Imperfect Angel), Houston (I Look to You) ve Aguilera'nın (Bionic) son çıkardıkları albümler geçmişteki milyon satış rakamlarından çok geride kaldı. Beyoncé ve Pink melismayı artık geçmişte bıraktı. Pink'in yeni "Greatest Hits… So Far!!!" isimli albümünde rock şarkılar ağırlıkta. Beyoncé'un yakın zamanda çıkardığı "Halo" şarkısında melisma belli belirsiz. Değişimi en belirgin hale getiren gelişme de Beyoncé'un en son hit şarkısı "Telephone", Lady Gaga ile bir işbirliğinin ürünü. Melisma kullanmayan bayan yorumcular, vokal açısından çok farklı. Geçmişin melisma kraliçelerine göre yeniler çok daha basit vokal teknikleri var. Taylor Swift gibi bazıları ise melisma tekniğini kullanacak kadar yetenekli olmayabilir. Melodilerle çatışarak şarkı söylemektense, yeni şarkıcılar onları takip ediyor. Bu yılın en çekici şarkılarından olan Rihanna'nın Eminem'in yazdığı "Love the Way You Lie" yorumunda, pişmanlık ve kader çok sade ve vibratosuz bir şekilde icra ediliyor. Yeni mini albümü "Cannibal"den çıkardığı son parça "We R Who We R"da Kesha'nın zayıf hatta bilgisayarla manipüle edilmiş gibi bir sesi var. 1980'lerin new wave pop tarzını anımsatıyor. Bu yeni şarkıları diğerlerinden ayıran özellikler, vokalin kişiselliği, düzenleme, çekicilik ve beste ki bunlar klasik popun değişmez bileşenleri. Melismanın kültürel katkısı da sona ermiş olabilir. Carey, Houston ve Aguilera 80'lerin sonundan 90'ların sonuna kadar olan dönemin en fazla akılda kalan sanatçıları. Bu dönemin en akılda kalıcı özelliği inanılmaz lüks ve gösteriş. Bugünün pop divaları ise kriz sonrası ekonomi için uygun nitelikte. Bazen popun bile bir şekilde sadeleşmeye ihtiyacı oluyor.
New York Times