MODA HABER
Çocuklardan akan ışığa ve dönüşüme hazır mısınız?
Sevgili Şebnem Özkan’ı birkaç yıl önce bana gelen bir seminer daveti ile tanıdım.Sonrasında terapiye ihtiyacı olan biri için aradım ve hemen sıcacık elini uzattı o kişiye.
GÜNCELLEME TARİHİ: 10 Mart 2015
Kitabı vesilesi ile beni araması ile de tanıştık ve mucize çocuklara tanıklık edeceğiniz söyleşimiz ortaya çıktı.
Eskilerin o anın içinde "şimdiki çocuklar harika" demeleri gibi, bugünkü çocukların ise birer mucize olduğunu anlatan bir bilgi yolculuğuna çıkıyoruz ve enerji terapisti Şebnem Özkan yeni kitabi ile bizleri 'Işık Çağı çocukları' ile tanıştırıyor.
-Bu çocuklara neden ışık çağı çocukları deniyor?
-Günümüzde çocuklar o kadar bilinçli, bilge ve yetenekli ki söyledikleri ve yaptıklarına sürekli şaşırıyor, onlardan pek çok şey öğreniyoruz. Çünkü bu çocuklar "Altın Çağı" getirmek için burada!
Ve Işık Çağı Çocukları sekiz farklı gruba ayrılıyor.
-Öyleyse öncelikle bu grupları mı bilmemiz ve anlamamız gerekiyor?
-Aynen öyIe; Işık çağı çocukları'nın belli başlı özellikleri var bunları da şu başlıklarda toplayabiliriz ;
NDIGO ÇOCUKLAR
1970'lerden sonra dünyamıza gelmeye başladılar. Eskiyi değiştirmek ve Yeni Dünya'yı oluşturmak için buradalar. Dolayısıyla eski düzeni kırarak, yeniyi ge¬tirmeye çalışıyorlar. Kuralları, rutinleri sevmiyorlar. Yüksek algılara, yüksek iç görüye ve farklı boyutlara dair farkındalığa sahipler. Belli bir konuya uzun süre odaklanmak yerine "yaygın dikkat" özeliğine sahipler. Mevcut düzeni değiştirmeye geldiklerinden faaliyet odaklılar. Bu özellikler yüzünden dikkatsiz veya hiperaktif olarak tanımlanabiliyorlar.
KRİSTAL ÇOCUKLAR
1999'den sonra doğmaya, 2002'den sonraysa daha yoğun olarak dünyamıza gel¬meye başladılar. Kristal Çocuklar, insanların duygusal gelişim, farkındalık ve bilinç düzeylerini ar¬tırıcı enerjilere sahipler. Ruhani konularla çok ilgililer. Çok inançlı veya çok spritüel olabilirler. Yaşlarından öte bir bilgelikleri vardır. Bazen dikkatleri dağınıkmış veya sizinle ilgilenmiyor¬muş gibi görünebilirler. Hatta bazılarına Dikkat Eksikliği veya Otizm teşhisi konabilir, hâlbuki onlar her şeyi algılamaktadırlar. Hayali arkadaşlarıyla, meleklerle oynar, onlardan bah¬sederler. Geçmiş hayatlarını hatırlayabilirler. Kristaller, (doğal) taşlar ve suyla oynamayı çok sever, doğada vakit geçirmeye ihtiyaç duyarlar.
GÖKKUŞAĞI ÇOCUKLAR
Tam olarak gökkuşağı özellikler gösterenler 2007'den sonra doğmaya başladı. Korkusuzdurlar; anne babalar da¬ha önceki nesillerde yapıldığı gibi, korkutma yoluyla bu çocukları disipline edemezler. Gökkuşakları şifa yeteneğiyle doğarlar. Bazen gelip size sarılır veya ellerini hasta olan bölgenize koyar, işlerini bitirince ise oyunlarına devam ederler. İç-görüleri, sezgileri çok kuvvetli olur. Ayrıca güçlü psişik yeteneklere de sahiptirler. Yemeğe ve/veya uykuya pek "bağımlı" değiller. Renklerden ve renkli nesnelerden çok hoşlanırlar.
YILDIZ ÇOCUKLAR
Yıldız Çocuklar 2000'lerden itibaren doğmaya başladı¬lar. Bilimlere meraklıdırlar; okumak, öğrenmek, bilimsel konularda çalışmak isterler. DNA'larının, ortalama DNA'ya nazaran 10 kata kadar daha fazla bilgi taşıdığı öne sürülmektedir. Uzaya, paralel boyutlara, yıldızlara, gezegenlere ve dünya dışı canlılara büyük ilgi duyarlar. Dahası bu gi¬bi konularla ilgili sizin de bilmediğiniz ve nereden öğ¬rendiklerini anlayamadığınız bilgiler verebilirler. Psişik yetenekler ve diğer üstün algısal özellikler (ön¬sezi, duru-görü, duru-işiti gibi duru-algılar, telekinezi vb.) gösterirler. Enerjileriyle etraflarındaki elektronik aletlerin çalış¬malarını etkiler, hatta bazen arızalanmalarına sebep olurlar.
MELEK ÇOCUKLAR
Melek enerjisini taşıyan insanlar son senelerde daha yoğun bir şekilde doğuyorlar. Kesin bir ta¬rih vermek zor olsa da 2002'den itibaren diyebiliyoruz. Herkes onlarla beraber vakit geçirmek istiyor; çünkü bu çocukların etrafındayken insanlar kendini mutlu hissediyorlar. Bu çocuklar ve öncelleri, "dünya hallerine" alışık olmadıkları için zor dönem¬ler geçirebiliyor. Özellikle maddi konularda sıkıntılı testlerden geçmek zorunda kalabiliyor. Bu dünya¬dan değilmiş gibi hissediyorlar. Çoğu insanın meşgul olduğu şeyler ilgilerini çekmiyor. Kıyafetler onları sıkabiliyor; özellikle de ayakkabılar! İnsanlar arasındaki vahşete, kavgaya, savaşlara hiçbir anlam veremiyorlar. Bu yaşananlar onları derinden üzebiliyor, motivasyonlarını kaybettirebiliyor. Bu gibi durumlarda depres¬yon, melankoli vb. ile teşhis edilebiliyorlar.
ALTIN ÇOCUKLAR
2005'den sonra doğmaya başladılar. Altın Çocuklar, Işık Çağı Çocuklarının ve özellikle de Kristal Çocukların enerjilerini aktive etmek, onla¬ra destek olmak üzere doğuyorlar. Bu çocuklar çok güçlü karakterlere sahipler. Küçük yaşla¬rından başlayarak bireyselliklerini ifade ediyor, gerek¬tiğinde kendi fikirlerini canla başla savunuyorlar. Mucizevi bir şekilde hayata gelme öyküleri var. Zor¬lu tüp bebek çalışmaları, riskli ameliyatlar, çocuk sa¬hibi olamayan anne babalar ve doktorların umutlarını kesmeleri vb. olayların ardından birdenbire ve beklen¬medik bir şekilde oluveriyorlar. Bunca zorluğa rağmen hayata gelmeleri, Altın Çocukların gücünün bir başka göstergesidir.
YUNUS ÇOCUKLAR
2005 sonrasında doğmaya başladılar; özellikle 2012'den itibaren yoğunluk kazandılar. Çok neşeli oluyorlar; sürekli gülümsüyor veya kıkırdı¬yorlar. Su ve denizler onlar için çok değerli ve gerekli. Özgür ruhlu ve bağımsızlıklarına aşırı düşkünler. Çok hassas ve empatikler. Çok yüksek telepati kabiliyetleri yüzünden genellikle geç konuşuyorlar. Şifa yete¬nekleri kuvvetli; herkese ama özellikle de hasta, yaşlı, engelli insan ve hayvanlar için çok büyük şefkat besliyor ve onlarla ilgilenmek istiyorlar. Yüksek sezgileri ve algıları olan ebeveynle¬ri, özellikle de güçlü ve kendi kendine yetebilen anne¬leri ebeveyn olarak seçiyorlar.
ELMAS IŞIK ÇOCUKLAR
2014'te doğma¬ya başladılar ve bu ilk dünya hayatları. Enerjileri çok saf ve güçlü. Temizlemeleri gereken karmaları yok ve herhangi bir ego blokajı yaratma olasılığı sadece dünya üzerindeki yaşamlarıyla ilgili. An'da kalmayı başarabiliyorlar. Çok yetenekli ve zekiler. Sessiz ve derinden dünyanın frekansını yükselt¬mek için çalışıyorlar. Yüksek öz güven sahibidirler. "Problem çözücü" sıfatı onları tanımlamak için uygun olacaktır.
- Bizler de onlardan kıymetli şeyler öğreniyoruz değil mi?
BU ÇOCUKLAR YETİŞKİNLER İÇİN ÖĞRETMEN!
-Işık Çağı Çocukları yetişkinler için değerli birer öğretmen ,'Işık Çağı Çocukları adını verdiğim yeni nesil çocuklar, ışıklı hayatlarımıza bizleri hazırlamak ve hatta bu dönemi yarat¬mak için bizlere ve dünyamıza öncülük ediyorlar. Bu yeni görevleri üstlenerek dünyamıza gelen çocukların hepsinin birbi¬rinden farklı ve çok değerli özellikleri var. Çocuğunuzu veya çevrenizde gördüğünüz çocukları bir düşünün, farklı olduk¬larını anlayacaksınız. Onlar farklı enerjilere, farklı düşünme ve hissetme şekillerine, farklı gelenek ve göreneklere sahipler. Dönüşümü kendi kişiliklerinde yaşıyorlar ve en güzel şekillerde yetişkinlere örnek oluyorlar. Daha bilgeler ve içlerindeki hazineye bizlerden daha yakınlar. Dünyanın dönüşümüne bu şekilde katkıda bulunuyorlar ve bizi zenginleştiriyorlar.
-Pekala bu dönüşüm için ne yapmalıyız ?
- Yetişkinler olarak bize düşen görev ise onları tanımak, an¬lamak, dinlemek ve ek olarak onlardan öğrenmek için ça¬ba göstermek'.
-Bu çocukların genel ya da özel karakteristik özellikleri neler ?
-Elbette Işık Çağı Çocukları'nın Genel Karakteristik Özellikleri ;
Küçük vücutlar içinde olmalarına rağmen birer yetişkin gibiler,
-Teknolojik konularda yetenekli ve bilgililer. Anne ve babalarının kullanmayı beceremedikleri karmaşık aletleri rahatlıkla kullanabiliyorlar,
-Farklı deneyimlere açık ve farkındalığı yüksek yetişkinleri, anne/babalar olarak seçiyorlar,
-Çok büyük veya çekik gözleri olabiliyor. Gözlerindeki derin ve bilge bakış, genelde görenleri bir daha baktırıyor,
-Hemen hepsi kuvvetli sezgilere sa¬hip oluyor. Daha anne karnındayken psişikler demek bile mümkün,
-Çok empatikler. Bu yüzden, 3. Boyut dünyasının karmaşası, ikiyüzlülükleri ve güç çekiş-melerini çok kolay algılayabiliyor, bunlardan rahatsızlık duyuyorlar.
O zaman bizlere düşen de önce bu mucizeye tanıklık etmek ve nasıl anlayacağımız için de bilgilenmek adına kitabı almak ve yüreğinden, gözlerinden ışık akan sevgili Şebnem Özkan'a sevgi ile teşekkür etmek.
Şebnem Özkan kimdir diye sorarsanız da ; buyrunuz kısaca tanıtmaya çalışayım.
Şebnem Özkan, 1989-1993 yılları arasında ekonomi (İstanbul Üniversitesi İngilizce İktisat), 1989-1999 yılları arasında müzik (İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuarı ve Arts Academy, Roma - İtalya) okudu. 1988'den itibaren, yirmi senelik süre zarfında çeşitli bütüncül terapileri ve farkındalık çalışmalarını uyguladı ve öğretti. ABD'de yaşadığı süre zarfında University of Memphis'de psikoloji yüksek lisansını tamamladıktan sonra, İstanbul'da kapsamlı yaşam koçluğu uluslararası sertifika programını bitirdi.
Psikoloji eğitimi süresince, bir hastalık değil özgün bir "oluş hali" olduğunu düşündüğü Dikkat Eksikliği/Hiperaktivite Bozukluğu üzerine yoğunlaştı. Pozitif Psikoloji ve Kurgulamacı Psikoloji gibi, bireye saygılı, hümanist ve kişiyi "hasta" olarak teşhis etmekten ziyade, kuvvetli yönlerine odaklanan, o anda bazı problemler olabilse dahi, bütün bu problemlerin çözülebileceğini savunan post-modern psikoloji okulları üzerine araştırmalar yaptı ve seminerlerine katıldı. Kariyerini psikoterapi pratikleri ve yaşam koçluğu uygulamaları ("Coaching Psychology") üzerine kurmayı planlarken, 2009 ve 2010 senelerinde yaşadığı evrensel enerjilerin dönüştürücü yardımları sonucunda, gerçek yaşam görevini hatırladı. 2009'dan beri ışıklı evrensel enerjiler, şamanik uygulamalar, Renk Kişilikleri®, karma temizliği ve Işık Çağı Çocukları, Gençleri ve Aileleri® üzerine uygulamalarını sürdürüyor.
Ayrtıntılı bilgi için de ; www.sebnemozkan.com
Herkese Işık dolu günler ve çocuklar dilerim.
Sevinç Çakmaz
Eskilerin o anın içinde "şimdiki çocuklar harika" demeleri gibi, bugünkü çocukların ise birer mucize olduğunu anlatan bir bilgi yolculuğuna çıkıyoruz ve enerji terapisti Şebnem Özkan yeni kitabi ile bizleri 'Işık Çağı çocukları' ile tanıştırıyor.
-Bu çocuklara neden ışık çağı çocukları deniyor?
-Günümüzde çocuklar o kadar bilinçli, bilge ve yetenekli ki söyledikleri ve yaptıklarına sürekli şaşırıyor, onlardan pek çok şey öğreniyoruz. Çünkü bu çocuklar "Altın Çağı" getirmek için burada!
Ve Işık Çağı Çocukları sekiz farklı gruba ayrılıyor.
-Öyleyse öncelikle bu grupları mı bilmemiz ve anlamamız gerekiyor?
-Aynen öyIe; Işık çağı çocukları'nın belli başlı özellikleri var bunları da şu başlıklarda toplayabiliriz ;
NDIGO ÇOCUKLAR
1970'lerden sonra dünyamıza gelmeye başladılar. Eskiyi değiştirmek ve Yeni Dünya'yı oluşturmak için buradalar. Dolayısıyla eski düzeni kırarak, yeniyi ge¬tirmeye çalışıyorlar. Kuralları, rutinleri sevmiyorlar. Yüksek algılara, yüksek iç görüye ve farklı boyutlara dair farkındalığa sahipler. Belli bir konuya uzun süre odaklanmak yerine "yaygın dikkat" özeliğine sahipler. Mevcut düzeni değiştirmeye geldiklerinden faaliyet odaklılar. Bu özellikler yüzünden dikkatsiz veya hiperaktif olarak tanımlanabiliyorlar.
KRİSTAL ÇOCUKLAR
1999'den sonra doğmaya, 2002'den sonraysa daha yoğun olarak dünyamıza gel¬meye başladılar. Kristal Çocuklar, insanların duygusal gelişim, farkındalık ve bilinç düzeylerini ar¬tırıcı enerjilere sahipler. Ruhani konularla çok ilgililer. Çok inançlı veya çok spritüel olabilirler. Yaşlarından öte bir bilgelikleri vardır. Bazen dikkatleri dağınıkmış veya sizinle ilgilenmiyor¬muş gibi görünebilirler. Hatta bazılarına Dikkat Eksikliği veya Otizm teşhisi konabilir, hâlbuki onlar her şeyi algılamaktadırlar. Hayali arkadaşlarıyla, meleklerle oynar, onlardan bah¬sederler. Geçmiş hayatlarını hatırlayabilirler. Kristaller, (doğal) taşlar ve suyla oynamayı çok sever, doğada vakit geçirmeye ihtiyaç duyarlar.
GÖKKUŞAĞI ÇOCUKLAR
Tam olarak gökkuşağı özellikler gösterenler 2007'den sonra doğmaya başladı. Korkusuzdurlar; anne babalar da¬ha önceki nesillerde yapıldığı gibi, korkutma yoluyla bu çocukları disipline edemezler. Gökkuşakları şifa yeteneğiyle doğarlar. Bazen gelip size sarılır veya ellerini hasta olan bölgenize koyar, işlerini bitirince ise oyunlarına devam ederler. İç-görüleri, sezgileri çok kuvvetli olur. Ayrıca güçlü psişik yeteneklere de sahiptirler. Yemeğe ve/veya uykuya pek "bağımlı" değiller. Renklerden ve renkli nesnelerden çok hoşlanırlar.
YILDIZ ÇOCUKLAR
Yıldız Çocuklar 2000'lerden itibaren doğmaya başladı¬lar. Bilimlere meraklıdırlar; okumak, öğrenmek, bilimsel konularda çalışmak isterler. DNA'larının, ortalama DNA'ya nazaran 10 kata kadar daha fazla bilgi taşıdığı öne sürülmektedir. Uzaya, paralel boyutlara, yıldızlara, gezegenlere ve dünya dışı canlılara büyük ilgi duyarlar. Dahası bu gi¬bi konularla ilgili sizin de bilmediğiniz ve nereden öğ¬rendiklerini anlayamadığınız bilgiler verebilirler. Psişik yetenekler ve diğer üstün algısal özellikler (ön¬sezi, duru-görü, duru-işiti gibi duru-algılar, telekinezi vb.) gösterirler. Enerjileriyle etraflarındaki elektronik aletlerin çalış¬malarını etkiler, hatta bazen arızalanmalarına sebep olurlar.
MELEK ÇOCUKLAR
Melek enerjisini taşıyan insanlar son senelerde daha yoğun bir şekilde doğuyorlar. Kesin bir ta¬rih vermek zor olsa da 2002'den itibaren diyebiliyoruz. Herkes onlarla beraber vakit geçirmek istiyor; çünkü bu çocukların etrafındayken insanlar kendini mutlu hissediyorlar. Bu çocuklar ve öncelleri, "dünya hallerine" alışık olmadıkları için zor dönem¬ler geçirebiliyor. Özellikle maddi konularda sıkıntılı testlerden geçmek zorunda kalabiliyor. Bu dünya¬dan değilmiş gibi hissediyorlar. Çoğu insanın meşgul olduğu şeyler ilgilerini çekmiyor. Kıyafetler onları sıkabiliyor; özellikle de ayakkabılar! İnsanlar arasındaki vahşete, kavgaya, savaşlara hiçbir anlam veremiyorlar. Bu yaşananlar onları derinden üzebiliyor, motivasyonlarını kaybettirebiliyor. Bu gibi durumlarda depres¬yon, melankoli vb. ile teşhis edilebiliyorlar.
ALTIN ÇOCUKLAR
2005'den sonra doğmaya başladılar. Altın Çocuklar, Işık Çağı Çocuklarının ve özellikle de Kristal Çocukların enerjilerini aktive etmek, onla¬ra destek olmak üzere doğuyorlar. Bu çocuklar çok güçlü karakterlere sahipler. Küçük yaşla¬rından başlayarak bireyselliklerini ifade ediyor, gerek¬tiğinde kendi fikirlerini canla başla savunuyorlar. Mucizevi bir şekilde hayata gelme öyküleri var. Zor¬lu tüp bebek çalışmaları, riskli ameliyatlar, çocuk sa¬hibi olamayan anne babalar ve doktorların umutlarını kesmeleri vb. olayların ardından birdenbire ve beklen¬medik bir şekilde oluveriyorlar. Bunca zorluğa rağmen hayata gelmeleri, Altın Çocukların gücünün bir başka göstergesidir.
YUNUS ÇOCUKLAR
2005 sonrasında doğmaya başladılar; özellikle 2012'den itibaren yoğunluk kazandılar. Çok neşeli oluyorlar; sürekli gülümsüyor veya kıkırdı¬yorlar. Su ve denizler onlar için çok değerli ve gerekli. Özgür ruhlu ve bağımsızlıklarına aşırı düşkünler. Çok hassas ve empatikler. Çok yüksek telepati kabiliyetleri yüzünden genellikle geç konuşuyorlar. Şifa yete¬nekleri kuvvetli; herkese ama özellikle de hasta, yaşlı, engelli insan ve hayvanlar için çok büyük şefkat besliyor ve onlarla ilgilenmek istiyorlar. Yüksek sezgileri ve algıları olan ebeveynle¬ri, özellikle de güçlü ve kendi kendine yetebilen anne¬leri ebeveyn olarak seçiyorlar.
ELMAS IŞIK ÇOCUKLAR
2014'te doğma¬ya başladılar ve bu ilk dünya hayatları. Enerjileri çok saf ve güçlü. Temizlemeleri gereken karmaları yok ve herhangi bir ego blokajı yaratma olasılığı sadece dünya üzerindeki yaşamlarıyla ilgili. An'da kalmayı başarabiliyorlar. Çok yetenekli ve zekiler. Sessiz ve derinden dünyanın frekansını yükselt¬mek için çalışıyorlar. Yüksek öz güven sahibidirler. "Problem çözücü" sıfatı onları tanımlamak için uygun olacaktır.
- Bizler de onlardan kıymetli şeyler öğreniyoruz değil mi?
BU ÇOCUKLAR YETİŞKİNLER İÇİN ÖĞRETMEN!
-Işık Çağı Çocukları yetişkinler için değerli birer öğretmen ,'Işık Çağı Çocukları adını verdiğim yeni nesil çocuklar, ışıklı hayatlarımıza bizleri hazırlamak ve hatta bu dönemi yarat¬mak için bizlere ve dünyamıza öncülük ediyorlar. Bu yeni görevleri üstlenerek dünyamıza gelen çocukların hepsinin birbi¬rinden farklı ve çok değerli özellikleri var. Çocuğunuzu veya çevrenizde gördüğünüz çocukları bir düşünün, farklı olduk¬larını anlayacaksınız. Onlar farklı enerjilere, farklı düşünme ve hissetme şekillerine, farklı gelenek ve göreneklere sahipler. Dönüşümü kendi kişiliklerinde yaşıyorlar ve en güzel şekillerde yetişkinlere örnek oluyorlar. Daha bilgeler ve içlerindeki hazineye bizlerden daha yakınlar. Dünyanın dönüşümüne bu şekilde katkıda bulunuyorlar ve bizi zenginleştiriyorlar.
-Pekala bu dönüşüm için ne yapmalıyız ?
- Yetişkinler olarak bize düşen görev ise onları tanımak, an¬lamak, dinlemek ve ek olarak onlardan öğrenmek için ça¬ba göstermek'.
-Bu çocukların genel ya da özel karakteristik özellikleri neler ?
-Elbette Işık Çağı Çocukları'nın Genel Karakteristik Özellikleri ;
Küçük vücutlar içinde olmalarına rağmen birer yetişkin gibiler,
-Teknolojik konularda yetenekli ve bilgililer. Anne ve babalarının kullanmayı beceremedikleri karmaşık aletleri rahatlıkla kullanabiliyorlar,
-Farklı deneyimlere açık ve farkındalığı yüksek yetişkinleri, anne/babalar olarak seçiyorlar,
-Çok büyük veya çekik gözleri olabiliyor. Gözlerindeki derin ve bilge bakış, genelde görenleri bir daha baktırıyor,
-Hemen hepsi kuvvetli sezgilere sa¬hip oluyor. Daha anne karnındayken psişikler demek bile mümkün,
-Çok empatikler. Bu yüzden, 3. Boyut dünyasının karmaşası, ikiyüzlülükleri ve güç çekiş-melerini çok kolay algılayabiliyor, bunlardan rahatsızlık duyuyorlar.
O zaman bizlere düşen de önce bu mucizeye tanıklık etmek ve nasıl anlayacağımız için de bilgilenmek adına kitabı almak ve yüreğinden, gözlerinden ışık akan sevgili Şebnem Özkan'a sevgi ile teşekkür etmek.
Şebnem Özkan kimdir diye sorarsanız da ; buyrunuz kısaca tanıtmaya çalışayım.
Şebnem Özkan, 1989-1993 yılları arasında ekonomi (İstanbul Üniversitesi İngilizce İktisat), 1989-1999 yılları arasında müzik (İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuarı ve Arts Academy, Roma - İtalya) okudu. 1988'den itibaren, yirmi senelik süre zarfında çeşitli bütüncül terapileri ve farkındalık çalışmalarını uyguladı ve öğretti. ABD'de yaşadığı süre zarfında University of Memphis'de psikoloji yüksek lisansını tamamladıktan sonra, İstanbul'da kapsamlı yaşam koçluğu uluslararası sertifika programını bitirdi.
Psikoloji eğitimi süresince, bir hastalık değil özgün bir "oluş hali" olduğunu düşündüğü Dikkat Eksikliği/Hiperaktivite Bozukluğu üzerine yoğunlaştı. Pozitif Psikoloji ve Kurgulamacı Psikoloji gibi, bireye saygılı, hümanist ve kişiyi "hasta" olarak teşhis etmekten ziyade, kuvvetli yönlerine odaklanan, o anda bazı problemler olabilse dahi, bütün bu problemlerin çözülebileceğini savunan post-modern psikoloji okulları üzerine araştırmalar yaptı ve seminerlerine katıldı. Kariyerini psikoterapi pratikleri ve yaşam koçluğu uygulamaları ("Coaching Psychology") üzerine kurmayı planlarken, 2009 ve 2010 senelerinde yaşadığı evrensel enerjilerin dönüştürücü yardımları sonucunda, gerçek yaşam görevini hatırladı. 2009'dan beri ışıklı evrensel enerjiler, şamanik uygulamalar, Renk Kişilikleri®, karma temizliği ve Işık Çağı Çocukları, Gençleri ve Aileleri® üzerine uygulamalarını sürdürüyor.
Ayrtıntılı bilgi için de ; www.sebnemozkan.com
Herkese Işık dolu günler ve çocuklar dilerim.
Sevinç Çakmaz